{ "title": "Aral Gölü", "image": "https://www.goller.gen.tr/images/aral-golu.jpg", "date": "19.01.2024 23:17:46", "author": "GizemDenizhan", "article": [ { "article": "Aral Gölü Özbekistan ile Kazakistan arasında yer alan ama büyük bir kısmı Özbekistan sınırları içinde yer alan göldür. Aral Gölü Asya'da ikinci, dünyada dördüncü en büyük göllerden olup yüz ölçümü yaklaşık 66.700 kilometrekare civarındadır. Aral Gölü büyüklük sırasına göre; Hazar, Superior, Viktorya göllerinden sonraki sırada yer alır. Jeolojik devirlerde Aral Gölü'nün yüksekliği şu an olduğundan katlarca fazladır ve güneyde Hazar Gölü ile bağlantı gösterir. Son yıllarda aşırı sulama nedeni ile ise eski yüz ölçümünün çok az bir kısmının hayatta kaldığı bilinmektedir. Eskiden Aral Gölü'nün bulunduğu bölgede yazlar oldukça kurak geçmektedir. Bu gölün Hazar Gölü dışında beslendiği akarsular vardır ama buna rağmen suyun buharlaşma durumu oldukça fazladır bu da gölün küçülmesinin baş sebeplerindendir. Buharlaşma oranı yüksek olan Aral Gölü'nün tuzluluk derecesinin düşük olması ise bu gölün canlılık oranının yüksek olduğunun bir göstergesidir.

Aral Gölü'nün başlıca su kaynakları

Amuderya ve Siriderya nehirleridir. Bu nehirler dışında çevredeki yüksek dağlardan akan su kaynakları ile Aral Gölü beslenir. Aral Gölünde birçok ada ve adacıkları da içinde barındırır. Bol miktarda balık türü bulunduran bu gölde özellikle sazan balığı popülasyonu üst seviyededir. Aral Gölü'nün etrafında nüfus yoğunluğu fazla değildir. Genelde bu göl ve çevresi balıkçıların yaşadığı ve barındığı yerleşim merkezlerinden oluşur.

Aral Gölünün küçülmesi ise çok eski yıllardaki insan hareketlerinin nedeniyle oluşmaktadır. Öncelikle 1960 'lı yılların başında, Sovyetler Birliği yani Rusya ekonomistleri Özbekistan'da ve Kazakistan'da pamuk ekme, pamuk yetiştirme, pamuk üretme ve ihraç edebilme düşüncelerine yoğunlaşırlar. Fakat arazilerini sulayabilecek yeterli su kaynağı bulamazlar. Pamuk üretimi için su ihtiyacını Aral Gölü'nü besleyen Ceyhun ve Seyhun nehirlerinin sularını arazilerine yönlendirerek sağlarlar. Ama unuttukları bir şey vardır ki o bir gölün kaderini değiştirmek üzeredir. 1960 yılından sonra Aral Gölü yeterli seviyede beslenememeye ve sıcakların da etkisiyle kurumaya başlar. Günümüzde gölün suyunun yaklaşık 152 kilometresinin çekildiği belirtilmiştir. Bu ciddi bir kuraklık rakamıdır. Şöyle ki günümüzde gölün %79-80'lik kısmı buharlaşıp gitmiştir. Bu dönemden sonra Amuderya ve Siriderya nehirleri aşırı derecede alüvyon taşıdıkları için de göl dolmuş ve küçülmüştür. 1960'taki bu vakadan sonra gölün durumu kötüye gitmiştir 1989'da Aral Gölü ikiye ayrılmıştır. Bunlar: Göçük göl ve Büyük göl olarak adlandırılmıştır. Bu iki küçük gölün tuz oranı oldukça yüksektir. Buharlaşmanın etkisiyle ortaya çıkan bu problem göldeki tatlı suda yaşanan çoğu bitki ve hayvan türünün ölümüne ve nesillerinin tükenmesine sebep olmuştur.

Haritada Aral Gölü

" } ] }